27 Kasım 2010 Cumartesi

Özel Teşekkürlerim

Seyahate yalnız çıkmak turla olsa da çok kolay değil... Ben birkaç kişiye tur boyunca beni kalabalık hissettirdikleri için teşekkür edeceğim:

Deniz - Hasan İleri: Hasan Abi ve Deniz Abla'ya ne diyebilirim bilmiyorum. İleri yaşta olsalar ellerini öperdim :) Sizi çok sevdim, herşey için (tur başından sonuna kadar olan tüm yardım ve ilginiz için) teşekkür ederim... Bir tanesiniz!!!!

Dündar - Belma Uçar: Zarif çift! Çerezlerinizi helal edin :)

Ersin Abi - Doktor: Böyle diyorum... Selahattin Otluoğlu da diyeyim de çift anlaşılsın :) Eşlerini İstanbul'da bırakıp gelen, enerjik insanlar... İyi ki tanıdım sizi de! Size de herşey için teşekkürler!

Ayrıca tura çıkarken kendime bir sorum olmuştu : Türkiye'yi bitirdin de Güney Amerika'ya gidiyorsun yani?

Ne Karadeniz'i, ne Doğu Anadolu'yu, hatta ne de Selçuk'u henüz görmedim ben... Cusco'dan Lima'ya uçarken Sabahat Hanım (Tezcan) beni hiç de rencide etmeden söyledi: "Birgün Ankara'ya gel, misafirim ol. Anadolu Medeniyetleri müzesini gezelim".
Çok isterim, bu ülkenin toprağının altında ne yatıyor, ne kadar geriye gidebiliriz görmek isterim. Ama insanın kaçma nedenleri var, kaçabileceğiniz uzağa, canınız çektiğinde gidebilmek için hiç bir bahane aramayın. Paranızı ayarlayabiliyorsanız, ruhunuz hazırsa gidin. Korkmayın, İhsan Oktay Anar "macera şahit olmaktır" diyor, şahit olun...

ve Pablo Neruda der ki: "Yavaş yavaş ölürler, seyahat etmeyenler..."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder